July 18, 2009

Yolculuk


Bagaj kapakları kapanıp muavin orta kapıda belirdiğinde, zaten hali hazırda çalışmakta olan otobüs yavaş yavaş geriye gitmeye başladı perondan ayrılmak için. Eğer otuz saniye içinde birisi otobüse doğru koşmazsa yanındaki koltuk boş kalacaktı. Otobüsteki tek boş koltuk. Bazen iyi oluyordu bileti en arka sıradan almak. Çünkü az da olsa iki kişilik koltukta yalnız oturma ihtimali doğuyordu. İşte bu seferde öyle olmuştu, otobüs garaj kapısından ayrılırken görünürde hiç kimse yoktu hala. Bu yolculukta yanında birisinin olmasına hiç tahammülü yoktu zaten. Bileti alırken iki koltuğu birden satın alma düşüncesi geldiyse de aklına, cüzdanı müsaade etmedi buna. Bu gece “yolculuk nereye” diye sorarak başlatılmaya çalışılacak bir diyalogu ve hemen akabinde “Sanane” cevabıyla birlikte gerilecek bir ortamı hiç kaldıramazdı. Yok, bu bünye bir gerginliği daha kaldıramazdı. O yüzden en güzeli oldu, yan koltuğu boş kaldı. Otobüs şehrin ışıklarını hızla bırakırken ardında, tek geride kalan ışıklar değildi bu iki kişilik koltuğun tek sahibi için.

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

Paylaş