29 Ocak 2020 / Sabah Rio'ya otobüsüm vardı, o yüzden oldukça erken kalktım. Sao Paulo'da kaç gün kalacağımı kestiremediğim ve kendimi bir bilete bağlamamak için Sao Paulo'dan Rio'ya uçak bileti almamıştım. Aslında çok uygun uçuşlar var Sao Paulo - Rio arasında, biletinizi vakitlice alırsanız. Ben tarihimi kesinleştirdiğimde maalesef artık tek yön uçak biletleri 60 usd civarına çıkmıştı. Bu yüzden otobüsle gitmeye karar verdim. Zaten hepi topu 6 saatlik bir yolculuk, yaklaşık İstanbul'dan Ankara'ya gitmek gibi. Ancak bir şekilde kredi kartıyla otobüs biletimi satın alamadım, öncesinde ve sonrasında da çalışan kartımı internetten otobüs biletimi alamadım.
Bu yüzden Rodaviario Terminaline biraz erken gittim, bulduğum ilk otobüse bilet almak üzere. Büyükçe bir terminal Rodaviario, ve Sao Paulo - Rio arasında beş altı tane firma var çalışan. Saat 08.00'de kalkan bir otobüse bilet aldım. Otobüs saatine 45 dakika olduğu için bir büfede kahvaltı yaptım. Ve işte artık Rio'ya gidiyordum.
Öğleden sonra 2'de Novo Terminal Rodaviario do Rio'ya vardım. Yine bir Uber çağırıp Copacabana'da kalacağım yere doğru yola çıktım. Copacabana civarında kalıyorsanız otobüs garından oraya gitmek en az 45 dakikalık, gittiğiniz saate bağlı olarak daha da uzun sürebiliyor.
Copacabana & Ipenama
Kalacağım yeri airbnb'den ayarlamıştım, odalarının ikisini kiraya veren bir aile evinde kalacaktım. Eve gidip odama yerleştikten sonra hem karnım aç olduğu hem de günü kaçırmamak için kendimi hemen dışarı attım. Evin konumu Copacabana caddesine paralel uzanan Avenida Atlantica'nın hemen bir sokak paralelindeydi. Haliyle bir kaç dakika içinde kendimi Copacabana Plajı'nda buldum.
Plaja vardığım o ilk andaki yüzüme yerleşen gülümseme yıllardır ayaklarımı basmayı hayal ettiğim bu plajda olmanın verdiği keyifle yüzümde bir süre daha kaldı. Ancak rüzgar olduğu için deniz dalgalıydı ve bunun etkisiyle çok da sevimli görünmüyordu, hatta yeşilimsi rengi beni hayal kırıklığına uğrattı (daha sonraki günlerde bunun o günkü rüzgardan kaynaklı dalgalı olmasına bağlı olduğunu anladım) Buna rağmen yine de hızlıca bir girip yüzüp çıktım, plajın oldukça sakin bir köşesinden.
Plajda belirli aralıklarla istasyonlar bulunuyor, duşların, tuvaletlerin yer aldığı ayrıca güvenlik ekiplerinin bulunduğu istasyonlar, bunlar Posto olarak geçiyor. Posto 1 - Posto 6 arası Copocaban Plajında.
Copacabana'nın devamındaki ama baktığı yön olarak farklı konumda olan Ipenema plajına geçmeye karar verdim (Copacabana güney doğuya bakarken Ipanema güneye bakıyor)
Evin konumu tam da bu iki plajın kesiştiği yerde olduğu için ilerleyen günler de bir ona bir buna kolaylıkla yürüyerek gidip gelebilmem açısından iyi oldu. Ipanema, Copacabana'dan daha kalabalıktı, açıkçası benim şahsi düşüncem Ipanema Plajının Copacabana'dan daha güzel olduğu yönünde. Konumu gereği de günbatımını izlemek için bu plaja gelmeniz gerekiyor çünkü güneş plajın sonundan daha ileride uzanan tepelerin ardında batıyor.. Dolayısıyla benim tavsiyem gidip meşhur Copacabana'yı da görmeniz ama vaktinizi daha çok Ipanema'da geçirmeniz.
Posto 7 ile Posto 12 bu plajda bulunuyor. Posto 8-9-10 en iyi konumladalar ve kumsal özellikle Posto 10 civarında daha büyük. Ancak dikkat etmeniz gereken şey dalgalar, oldukça dengesizler. Kıyıda hareket halindeyken bir anda 20 metre kadar içeriye girebiliyor. O yüzden kimse denizin çok da dibinde oturmuyor. Bunu ben çok acı bir deneyimledim, eğilmiş fotoğraf çekerken bir anda gelen dalga fotoğraf makineme çarpıp onu kullanılmaz bir hale getirdi. Dikkat edin o yüzden dalgalara.
Copacabana & Ipenama
Kalacağım yeri airbnb'den ayarlamıştım, odalarının ikisini kiraya veren bir aile evinde kalacaktım. Eve gidip odama yerleştikten sonra hem karnım aç olduğu hem de günü kaçırmamak için kendimi hemen dışarı attım. Evin konumu Copacabana caddesine paralel uzanan Avenida Atlantica'nın hemen bir sokak paralelindeydi. Haliyle bir kaç dakika içinde kendimi Copacabana Plajı'nda buldum.
Plaja vardığım o ilk andaki yüzüme yerleşen gülümseme yıllardır ayaklarımı basmayı hayal ettiğim bu plajda olmanın verdiği keyifle yüzümde bir süre daha kaldı. Ancak rüzgar olduğu için deniz dalgalıydı ve bunun etkisiyle çok da sevimli görünmüyordu, hatta yeşilimsi rengi beni hayal kırıklığına uğrattı (daha sonraki günlerde bunun o günkü rüzgardan kaynaklı dalgalı olmasına bağlı olduğunu anladım) Buna rağmen yine de hızlıca bir girip yüzüp çıktım, plajın oldukça sakin bir köşesinden.
Plajda belirli aralıklarla istasyonlar bulunuyor, duşların, tuvaletlerin yer aldığı ayrıca güvenlik ekiplerinin bulunduğu istasyonlar, bunlar Posto olarak geçiyor. Posto 1 - Posto 6 arası Copocaban Plajında.
Copacabana'nın devamındaki ama baktığı yön olarak farklı konumda olan Ipenema plajına geçmeye karar verdim (Copacabana güney doğuya bakarken Ipanema güneye bakıyor)
Evin konumu tam da bu iki plajın kesiştiği yerde olduğu için ilerleyen günler de bir ona bir buna kolaylıkla yürüyerek gidip gelebilmem açısından iyi oldu. Ipanema, Copacabana'dan daha kalabalıktı, açıkçası benim şahsi düşüncem Ipanema Plajının Copacabana'dan daha güzel olduğu yönünde. Konumu gereği de günbatımını izlemek için bu plaja gelmeniz gerekiyor çünkü güneş plajın sonundan daha ileride uzanan tepelerin ardında batıyor.. Dolayısıyla benim tavsiyem gidip meşhur Copacabana'yı da görmeniz ama vaktinizi daha çok Ipanema'da geçirmeniz.
Posto 7 ile Posto 12 bu plajda bulunuyor. Posto 8-9-10 en iyi konumladalar ve kumsal özellikle Posto 10 civarında daha büyük. Ancak dikkat etmeniz gereken şey dalgalar, oldukça dengesizler. Kıyıda hareket halindeyken bir anda 20 metre kadar içeriye girebiliyor. O yüzden kimse denizin çok da dibinde oturmuyor. Bunu ben çok acı bir deneyimledim, eğilmiş fotoğraf çekerken bir anda gelen dalga fotoğraf makineme çarpıp onu kullanılmaz bir hale getirdi. Dikkat edin o yüzden dalgalara.